İSLAM ŞAİRİ MEHMET AKİF

 İSLAM ŞAİRİ MEHMET AKİF

20.12.2020

Bazı konu ve gündemler vardır ki okumakla, anlatmakla tükenmez. Bilakis kar yumağı gibi büyüdükçe büyür. İçine daldıkça mevzuların daha da genişlediğini, yeni kapıların açılıp yeni yolların peyda olduğunu görürsünüz. İştahınız kabardıkça kabarır, bir türlü doyuma ulaşamazsınız. 

İşin doğrusu Mehmet Akif ile ilgili yaptığım okumalarda böyle bir durum hasıl oldu bende. Akif'le ilgili ne bulursam okuyor, ne konuşulursa dinlemeye çalışıyorum. Okuyup dinlediklerimden notlar alıyor, çıkarımlarda bulunmaya gayret ediyorum. Yıllardır bu uğraşı bir türlü dinmek bilmedi. Hele son yıllarda bir Akif furyasıdır başladı ki hiç sormayın. Nerdeyse eli kalem tutan herkes Akif'le ilgili bir şeyler yazdı, konuştu. Yeni kitaplar çıktı, filmler yapıldı oyunlar sahnelendi. Peki bu kötü bir şey mi? Değil elbette ancak çokluğun olduğu yerde özü yakalamak zorlaşıyor. O kadar çok Akif var ki piyasada; insan haklı olarak doğru Akif'i seçmekte zorlanıyor.

Ama bütün bu çokluk içerisinde bazı eserler de vardır ki bir sarraf gibi aradığınızı bulur, önünüze koyar. İşte yıllardır Akif ile ilgili yazan, yüksek sesle konuşan ve bunun mücadelesini veren isimlerden biri olan Mehmet Doğan bunlardan biri. O nedenle onun özellikle Akif'le ilgili yazdıklarını önemserim. Onun Yazar Yayınlarından çıkan Camideki Şair Mehmet Akif kitabı bu yönüyle önemli bir kaynak vazifesi görüyor. 

Onun Akif'le ilgili temel vurgusu Akif'in öncelikle bir İslam şairi olduğu yönündedir. Her ne kadar bir kesim bunu hazmetmese de  TBMM'de kayıtlara böyle geçmiştir. 

Akif o kısa, çileli hayatına öz ama bir o kadar da tafsilatlı eserler sığdırmıştır ki hala onun yazdıklarını çözümlemek, anlamak, hazmetmekle meşgulüz. Aslında o yaşadıklarıyla en büyük şiirini ortaya koymuştur. Zaten onun en büyük yönü yazdıklarının yaşadıkları, yaşadıklarının da yazdıkları olması değil mi? Buna rağmen yazmak istediği o kadar çok konu vardı ki; maalesef ömrü buna vefa etmemiştir.

Mesela; "O sağlığında Eşref Edip'in Asım Şakir'den naklettiğine göre Akif iyileşirse Asımın ikinci kısmını yazacaktı ve burada Ahmet Naim, Hüseyin Kazım ve Süleyman Nazif'i konuşturacaktı." (s:106)

Evet, ömrü buna vefa etmedi ama yazdıkları ve yaşadıklarının yankısı hala devam ediyor.

Rahmet olsun...