BİR RUH MACERASI
BİR RUH MACERASI
12.09.2024
Ayşe Şasa ile aynı şehirde yaşıyor olmamıza rağmen varlığında yüzyüze görüşme imkanımız olmadı. Ancak yazdıklarından, konuşmalarından, sanatsal etkinliklerinden istifade edebildik bu süre zarfında. Vefatından sonra ise AYB olarak Ayşe Şasa ile ilgili bir gün süren ve iki oturumdan oluşan kapsamlı bir sempozyum tertipledik. Bu sempozyum vesilesi ile hem onunla yakın bir teşriki mesaide olan dostlarını, hem de onunla ilgili çalışmalarda bulunan akademisyenleri, şairleri, yazarları bir araya getirmiş olduk. Böylece hem bir anma hem de daha yakından tanıma imkânı doğmuş oldu.
Yazdığı onlarca senaryoyla geçmişten günümüze kalbimize ve aklımıza dokunan Ayşe Şasa’nın hayatı da ilham verecek kadar bereketli. Çocukluğundan itibaren hayatı ve insanı, dolayısıyla kendini bilmeye, anlamaya çalışan Şasa, adeta her adımda kendini yeniden inşa etmiş.
İşte Şasa'nın bir nehir söyleşi kitabı olan Bir Ruh Macerası tam da bunu anlatıyor.
Senaryolarıyla izleyenlerin dikkatini doğruya ve güzele çeken Ayşe Şasa,
izleyicinin de kendisine ayna tuttuğunu söylüyor. aynı zamanda:
"Bir zamanlar hem Ateist hem de Marksisttim. Bugün geriye döndüğüm
zaman, hayat hikayemi bir film sinopsisi gibi özetleyebiliyorum. 1960 yılında
18 yaşımda sinemaya adım attığımda, Marksist dünya görüşünü beyaz perde
aracılığıyla yaymayı kendime görev tayin etmiştim. Türk sinema seyircisi, Türk
filminin varlığında beni kendimle yüzleştirdi. Bana tutulan bu aynada kendimi,
gerçek kimliğimi kavrayışımı, Müslümanlığımı idrak edişimi, beni kendimle
yüzleştiren sinema seyircisine borçluyum."
Şasa, kelimenin tam anlamıyla ağrılı ve sancılı geçen on sekiz yılın ardından tasavvufta kendini ve iç huzurunu bulur.
Ayşe Şasa'nın nehir söyleşi formatında ibretli hayat hikayesini, arayışını anlattığı Bir Ruh Macerası kitabı hem yaşadığı dönemin fotoğrafını çekiyor, hem de yaşadıklarından ibret alma yönüyle bilgilendiriyor.
Hiç şüphesiz hayatının dönüm noktası İbn-i Arabi ve Füsusul Hikem... Adeta tüm kelime ve cümlelerini, yaşarcasına okuyor ve müthiş düzeyde etkileniyor bu çalışmadan. Akabinde İsmet Özel ve Mustafa Kutlu ile tanışıyor ve kafasındaki sorulara cevap bulmaya çalışıyor. Yeni bir dünya, yeni bir çevre ile hayat buluyor adeta. Tabii Mürşid-i Kamil onun hayatının direği oluyor.
Yorumlar
Yorum Gönder